29 Ekim 2014 Çarşamba 0 şahıs gencim güzelim diyor

müziğin iyisi bir başka

Dini bayramlarda tatil olup, resmi bayramlarda çalıştığım bir müesseseden sesleniyorum; Cumhuriyet Bayramımız kutlu olsun.

Geçtiğimiz günlerde Fazıl Say'ın İlk Şarkılar albümünü aldım. Serenad Bağcan'ın nefis sesiyle müthiş şiirlerden oluşan şarkıları dinlemek ne güzel hazdır yarebbi!

Albümde şunu çok sevdim, bunu az sevdim diyemiyorum.  Diyemem. Kulağıma gelen en ufak bir uyumsuzluk yok. Playlistte başa dönüyor da dönüyor. 

Verdiğim para sonuna kadar helal-i hoş olsun. Emeği geçenlere selam olsun. 


23 Haziran 2014 Pazartesi 0 şahıs gencim güzelim diyor

ses.tellering

Merhaba blogşeysi  merhaba!
Ben eskiden ne kadar da güzel yazardım yahu. En son aldığım ve hala ısrarla yanımda taşıdığım defterime baktım, epi topu 10 sayfa yazmışım. Yarısı 2012'ye ait, yarısı 2013. 2014'e girmemişim bile düşün!
Çok yazık.
İşbu yazıya girişmemin sebebini unutalı 4 dakika oldu. Şarkı mı paylaşacaktım, otobüslerden mi bahsedecektim, kuşlara mı düşecektim kimbilir.
İçeriye seslenmek isteyişimle yazmak istediğim konuyu hatırlamam bir oldu. Nefis.
Sesim kısık canısıspor. Bu sefer en kısık. Kısık ve ötesi. Kısıkköy'den bildiriyorum burada hava berbat. Dün arkadaşlarla harikulade bir piknik yaşadık. Sesim kısık olduğu için yapmak istediğim tüm espriler içimde kaldı. Bununla kalsa iyi, sohbetlere güç bela eşlik ettim. Dondurma ve birtakım boğazdüşmanı gıdalardan uzak kalmak zorundaydım. İçler acısı bir sefillik.
Bugün doktora gittim. Alerji ile başlayıp bronşitle yoluna devam eden bir illetle berabermişim. 2 gün sakın konuşma, bağırma, zorlama sesini dedi. Oysa ben 3 desibel ile ağlayarak cümle kurarken karşımdakinin tekrar ettirişi agresifleştiriyor, öfkemi boğazımdan geçirip 3.4 desibelle kendi rekorumu kırıyor, yine de kendimi ifade edemiyorum.
Hayır ne biliyor musun?
Yarın akşamki doğaçlama gösteriye yine katılamayacağım. Geçen sefer arazi yorgunluğuydu bu sefer bahar mağdurluğu!
(devletbizeyardimetsin.com)
20 Kasım 2013 Çarşamba 1 şahıs gencim güzelim diyor

Sen de bana birini android

DandadaDan diye bir grup var, belki duymuşsunuzdur. Benim onların müziğiyle ilk tanışmam 2007'de Ankara'da oldu. Sadece 5 şarkıları elime geçmişti, o zamanlar interneti müzik için emmiyormuşum demek ki. Kara Araba, Kutbu Kuzey, Hayaletler, Zınzın ve Kuru kuru.. Gel zaman git zaman gece ruhlu müziklerini playlistten çıkarmışım. Ne zaman saksafon-klavye ikilisi duysam aklım onlara gidiyor patlatıyordum bir kara araba.
Grupla yeniden tanışmam bu yaz İnebolu'da oldu. Yol kenarına arabayı çekmiş, bira içiyorduk arkadaşlarla Gökte yıldızlar, deniz-orman nefis. İnceden müzik geliyor arabadan. Kulak kesildim, ya ben bu şarkıları bir yerden biliyorum dedim. Dayanamadım sordum. Tamburada - Yaz Gecesi imiş. Korhan Futacı imiş. Nasıl tanıdık nasıl içten..
İnternete kavuşur kavuşmaz yeniden hortumladım ortalığı. O gün bugündür değil playlistten çıkmak, "cenaze" şarkısı aklımdan çıkmıyor.
13 Mayıs 2013 Pazartesi 0 şahıs gencim güzelim diyor
Midem bulanıyor akşamdan beri.
Uyandım, kahvaltı yaptım. Rutin.. Zaman geçti, oyalandım.
Haberlere baktım yine. İçimde kabaran öfke, sinir.. diğer kanallara baktım aynı saçmalıklar. Sonra her kanalda aynı adam çıktı. Ağzından çıkanlar vahşeti rutine çevirecek cinsten. Normalmiş gibi sanki. Kadermiş gibi?
Canım sıkıldı. Markette alışverişte listemi ilk kez bu kadar çok kontrol ettim. Neyi niye aldığımı eve dönene kadar anımsayamadım. Aklım güneydeki yangında, aklım şans meselesinde.
Videolar. Sansürsüz. Sansürün ne demek olduğunu sanırım ben bugün anladım. Dün haberlerde olay sıcağı sıcağına veren bir kanalda bir anlık kanlar içinde iki adam görmüştüm. Hala gözümün önünde. Ama bugün izlediğim videolar sanki gerçeği daha da kafama kazımak içindi. Ağlıyorum. Acıyı yüreğimin en derininde hissediyorum. "Gerçek" beynimi dağlarken sadece ağlayabiliyorum bu akşam.
İnsanlar Türkiye'de hala nasıl fanatik olabiliyorlar, ateş bu kadar evindeyken nasıl gole sevinebiliyorlar anlamıyorum. Aynı evde oturmuyor muyuz yoksa?
https://www.facebook.com/photo.php?v=287063454762662
5 Mayıs 2013 Pazar 0 şahıs gencim güzelim diyor

ellerim titriyi

Hayatımda hiçbir mayısa bu kadar heyecanlanmamıştım. Çok başka oldu bu. On kaplan gücünde falan. Öyle ki heyecandan yazamıyorum doğru dürüst. 
Tam olarak ne hissettiğimi ne düşündüğümü anlamaya çalışıyorum, ama o kadar şaşkınım ki sakinleşemedim. Tezim bitiyor. Hoca jüri tarihini belirlemiş. 30 Mayıs demiş. allahım sana geliyorum. 15 gün içinde bütün yazım işinin bitmiş, kontrollerin yapılmış, hocaya teslim edilmiş olması gerek. Tabi bi de sunum hazırlayacam. OF resmen gerildim laaağn!
Ben biliyordum bu işin son dakikaya sıkışacağını. Vallaha da biliyordum. al sabahlara kadar uyumasam nolur şimdi. Oyh. 
Yetişecek lan. Yapacam! 
Tez heyecanı iyi geldi. Duygusal konular kalbimi sıkıştıradursun, tez yüzüme güldü. 

Geçtiğimiz 3 hafta boyunca neredeyse haftaiçi her gün okula gittim ben. Vapuru kullandım mis gibi. Vapur o kadar şahane birşey ki anlatamam. keşke bütün ulaşımlar vapurla olsa. Her gün yunus gördüm olm. Öyle ki artık gözüm alıştı, nereden çıkacaklarını bile tahmin ediyorum. Geçen yine okula giderken yunusları arıyor gözüm. Baktım baktım yok. Okula vardım, hala niye göremedim diye dalıyorum düşüncelere. Derken camdan dışarı gözüm takıldı, garip bir nesne gördüm yunusa benzeyen. Hadi canım diyerek daha bi odaklanınca yunus şeklinde parlak balon olduğunu fark ettim. Yani illa görüyorum sonunda :) 
Of bak saçma sapan konuşuyorum. Bi mikim dediğim de yok da neyse. 
Nasıl bir heyecandır bu yahu!!
17 Nisan 2013 Çarşamba 0 şahıs gencim güzelim diyor

bırak git lan

Boşa kürek çekmek dedin mi anman lazım beni. Zaten bu iş sanat olsaydı inanıyorum ki ülkemizi gururla temsil edip bir yerinden altınla dönerdim.
Bence okullar bırakılabilen şeylerdir değil mi Burcu?
Hayır bırak diye söylemiyorum. Hani bu hafta maraton koşuyorsun ya, yine işler yolunda gitmeyebilir. Hazretlerinin keyfi iki gün sonra başka buyurabilir kimbilir. O yüzden sen yine koş tabi, tetikten ayrılmadan koş.
Bilmiyorum, geçen 3 yıla hiç acımadan acaba okulu bıraksam mı diyorum. Yok ama o cesaret. Emekli ruhundayım. Havadan mıdır nedir dizlerim ağrıyor, 3 aylıklar yatmadı mı?
Bu hafta havaya lafım yok gerçi. Aralıksız 6 saat boyunca ayakta bitki yapıştırınca dışarda yağmurun fırtınanın efendime söyleyeyim bilimum sulukarın olması o kadar da rahatsız etmiyor. Güneş olaydı Kadıköy sahillerinde karaciğeri bırakmayı da biliridik.
Ben çok sıkıldım bu tezden. (Allah belanı versin Ahmet Kural.)

Ha bu arada 3. blogu da açtım : http://iyikiarabamyok.blogspot.com/
Ne gerek vardı ben de bilmiyorum. Zaten bu aralar ne yazdığım ne de dinlediğim beş para etmiyor bence.
15 Nisan 2013 Pazartesi 0 şahıs gencim güzelim diyor

pls

Deriiin bir nefes verdikten sonra dileğimi tutuyorum:
"Ya nolur güzel bir hafta olsun, işler yolunda gitsin, şu tezim bitsin. Lütfen bak. Şu tezim bitsin."
yoksa galonlarca bira içip istanbul'un en nadide caddeleri başta olmak üzere hepsine kusacam. 
Neyse azcık müzik dinliyorum da asit seviyesi azalıyor gibi sanki. 
Hocasını sevdiğim cnm okulum.
6 Nisan 2013 Cumartesi 0 şahıs gencim güzelim diyor

akademi tabi evet

Bakın delirdiysem ve bana haber vermiyorsanız inanın çok bozulurum. Şu yaşadığım tez sürecinde delirmiş olmam lazım çünkü. Bahtım çok şahane. Resmen ateş ediyor bahtım. Bahtım nefis.

Danışmana dökülen cümleler:
Evet hocam haklısınız hocam benim hatam hocam affedin hocam özür dilerim hocam düşünemedim hocam tabi ki siz bilirsiniz hocam yaparım hocam ederim hocam yetiştirelim nolur hocam...

Bir de dökemediklerim var:
(Buralar komple sansür)

Of.
5 Nisan 2013 Cuma 0 şahıs gencim güzelim diyor

gudgörl

Selam Astra. Masamda seninle gözgöze geldikçe tırsıyorum ben bugün. Sibirya kurdu olsan anlayacağım, ama sen çok çılgınsın Astra. Ne istiyorsun? Oyun mu oynayalım? Ödül maması mı?  Yolda gözü dönmüş it kovalasa korkmam ben, bugün senin yüzünden masada çalışamadım Astra. Oysa tezim bitecekti benim..
Tezim ya.
17 Mart 2013 Pazar 1 şahıs gencim güzelim diyor

tekersizlik

İyi ki arabam yok a dostlar.
Valla iyi ki yok gerçekten. Yoksa evi köyü satıp benzine yatıracakmışım, hoş zaten eve girmez arabada yaşardım ya ben neyse. Fakirliğin gözünü seveyim be!

Yazacak zibil şey birikti. En göze çarpanı tabi ki Ankara hasretim. Şarabımı alıp inecektim çimenlere. Temiz hava, harika gece manzarası.. Belki yine birkaç damla ağlardım ruhum hafiflerdi. (Hep senin yüzünden bunlar Jülide! Sayende Birsen Tezer'i hatırladım oradan oraya derken Ortaçgil'inden tut Pearl Jam Black'ine kadar gitti bu beyin.) (daha da gidiyor repertuarına kurban olduğum beynim) Şimdi bu ekstra kalabalık şehirde nereye tek başıma gitmeye kalksam ertesi gün 3. sayfadaki haberim canlanıyor gözümde otomatik olarak. Otobüs firmalarının biletlerine baktım, allah belanızı versin lan adiler. Masaj mı yapıyorsunuz 6 saat boyunca? 50 TL ne arkadaş? Neyin parası neyin kafası? (Şimdi buradan bisiklete atlayıp gitmek de var, tabana kuvvet yürümek de.. Ço şükür sağlığımız yerinde lakin yine 3. sayfalar gözükmeye başladı ucundan ucundan) (Şehirlerarası otobüs dedim de aklıma bu geldi, affınıza sığınaraktan şey ediyorum.  http://www.youtube.com/watch?v=I3GLI7jz5SA)
 
;