26 Şubat 2009 Perşembe 1 şahıs gencim güzelim diyor

ekûlibiyum gibiyim


derste amiral battı oynadığımız için kendisi hakkında hiçbi fikrim yok. dersin sonunda duydum kendisini. gülmemi tutamadım. affet beni afife.
red hot..- warm tape
geçen gün kar yağarken dışarda yürüdüm. of süper keyif aldım. içimde bi yerlerde bi izmirli olabilir. şüpheliyim kendimden.
bugün kararsızlığımdan o kadar yorulmuşum ki artık.. amaan vur dibine modumdaydım. yemek alırken seçilanım adana alalım mı dedi. amaaan alalım seni mi kırcam dedim.
melikanımla kahve makinasından çay alıyorduk. sen de içer misin dedi. amaaan içerim seni mi kırcam dedim. bi tane fotoğraf sergisi yapılcakmış. herkes ister 3 foto ister 30 foto yollıcakmış. katıl dediler. amaaaan sizi mi kırcam dedim. annem istanbula ne zaman gelceksin gel haftaya dedi. amaaaan seni mi kırcam geliyorum haftaya dedim. gün bitmeden şansınızı deneyin bence. haha
devianttan bi fotolar çalmışım. evet çaldım abi. utanmadım. benim güzel bi makinam olsa çok şükela olcakmış. öyle bence.
abi banyodan sonra çok korkunç oluyor saçlarım. 80lerin metalcilerine benziyorum. eskiden nişan saçına benzerdi. şimdi bildiğin o kolsuz kot ceket /gömlek giyen, o üste giydiğini pantolonun içine sokan, pantolonun beli yüksek tabi, saçların tepesi kabarık yanlar uzun kabarık. işte o abilerden oldum. korkunç lan.
buketin kedisini i melih gökçek in evinin orda salacaz. adresi bilen mesaj atsın haci. gökçek gitçek sifonu çek. yeap!
biyokimya çok feci vuracak yalnız var ya. teyzenin garezi var bence. dişlerini sıka sıka konuşuyor hep. "deşarj" kelimesini ultra farklı bi şekilde yorumluyor. e dikkat diye bişi kalmadığı için geyik yapıyoruz biz de. saygı duyuyorum kendisine o ayrı.
her gün odayı toplamama rağmen nası bu kadar dağılıyor cidden anlamıyorum.
Magnum infinity antep fıstıklı. mükemmel!
the roof is on fire... haha. ya lastfm de işte karışık bişiler dinlerken bu şarkı da çıktı. ben de neden bilmiyorum indirdim bilgisayara. aradan zaman geçti. istanbuldayım. babam solitaire oynuyor pcde. arkadan da benim playlist çalıyor. bu şarkıymış. ben de baştan sona dinlemedim hiç. küfrediyor burcu bu dedi. yok be baba dedim. nakaratı bekledi. küfrediyo işte bak dedi. ben de bekledim. yok yahu sana öyle geliyordur dedim. bilgisayarın yakınına gelince bi dinledim. abouu.. sözler şu:
The roof the roof the roof is on fire
We don't need no water let the motherfucker burn
Burn motherfucker burn
adam haklı çıktı yahu. küfrediyormuş terbiyesiz aşaalık pislik.
vindovs medya pileyırın süğper karışık modundayız. sıradaki şarkı tüm minik lidıl sanşaynlara , orda olana olmayana gelmişine geçmişine gelsin =P
valla ben karışmıyorum. kendisi seçiyor. hazırsak...
ahaha of utanıyorum yazarken. emre aydın - belki bi gün özlersin. ahaha
abi her haltı atıyorum pcye. üzgünüm minik sanşaynlar. sil gözünün yalnızlıklarını hade bakem.
22 Şubat 2009 Pazar 0 şahıs gencim güzelim diyor

reggae günü

tam bi reggae günü yapıyorum evet. lastfm iyi ki var bence. sıradaki şarkı size gelsin: Sublime - Ebin.
biyolojik saatim süper değişken oldu. uyku saatim tezeği yemiş durumda resmen. çarşamba perşembe cuma sabah dersim var. geri kalan günlerde 11 ve 1de. neyse abi haftasonu ve haftanın ilk günleri gayet geç yatıyorum süper boş işlerle uğraşıp. (bu cuma 5te yattım takdir ettim kendimi)çarşamba sabahına uyanırken bitiyorum mahvoluyorum. çarşambadan cumaya kadar toplamda 8 saatlik uykuyla idare ediyorum sonra cuma erken yatınca cumartesi 8 de ayaktayım. saygı duyuyorum kendime cidden.
dis van is kol, liv as alon orrayt Burning Spear - ethiopians live it out..
tamamen lastfm rastgele modu.
bunu sevmedim pek.
Horace andy - yu ar may encıl.
nays.
yazacak pek bişi yok. yazdığım güzel bi yazı var ama koymadım buraya. belki sonra. en son yazdığım yazıdaki adamın fotosu direk karşıma çıkmasın diye yazıyorum. soğudum prensten.öğk.
kardeşimden sevgi dolu mesaj geldi. ben de seni seviyor beraka noreka.
artık kar yağsa da olar, yağmasa da olar. yadırgamıyorum.tabi sabah perdeyi açınca bi affalıyorum bu ne lan diye. ama normal yani.
wipe out. abi tekrarlarına bile güldüm. şov tivi, yemekteyiz yüzünden ruhumda açtığınız derin yaraları böyle telafi edeceğini sanıyorsan yanılıyorsun kuzum.
süpersalak bi masa lambam var. 2 dakika yanıyor. 4 dakika sönüyor. sonra kendiliğinden yine yanıyor. yine sönüyor.
ne güzel ya. süper bi dünyası var bence onun. 2 dakika yanıyor. ısınıyor hop sönüyor. hiç düşünmüyor burcu karanlıkta kaldı mıı. işi bitmiş miydii.. yok abicim. kendine yanıyor. ısındın mı? tak sönüyor. sen karanlığa alışmışkende hop yanıyor. karışanı yok edeni yok ipinden çekeni yok. aha yandı şimdi mesela. hayatıma renk katıyor valla.
bence bedük gayet eğlenceli bu arada. cuma kütüphanede ödev hazırlıyordum. açtım kendisini. masaya çıkıp oynamadığım kaldı bi. konserine gitsek hoş olur sanki.
ödevimi 2 3 saat önce bitirdim. bildiğin amaçsızım.
black uhuru - happiness
Groundation - Don's intro
dinleyin bence.
gideyim uykumun gelmesini bekleyeyim.muhteşem bi yarına uyanayım. bence hoş olur.
ha bu arada http://www.ysk.gov.tr/ysk/secmenBilgi.jsp ile nerede oy kullanacağınızı görebiliyorsunuz.
iyi bence. zira listelere bakamamıştım.
shalom salaam shalom salaam...
20 Şubat 2009 Cuma 4 şahıs gencim güzelim diyor

yavrum deutschland!


2007.. yaz.. sıcak.. öğlen kalkıyor gece uyumuyordum, sabaha kadar televizyonun başında kendimi öldürüyordum. her yaz mevsiminde olduğu gibi o günlerde de kanallarda telefonla yarışılabilen, "K ile başlayan bi meyve. evet arkadaşlar. bi meyve hadi! " programları vardı. kimleri görmüş kimleri tanımıştım o programlarda. kimse aramıyor diye çıldıran sarışın agresif bi abla mı istersiniz, yoksa o ablanın sinirden kudurmuş bardakları sağa sola fırlatan modelini mi alırsınız. 2 cümle kuramayan Türkiye'nin nerede olduğunu bile bilmeyen mıymıntılarımı alırdınız, ya da sadece 3 kelime ezberleyip saatler boyunca onu tekrarlayan nesneyi mi isterdiniz bilmiyorum.. ama biri vardı.. biri vardı ki. işte bu diyordum. "yavrum doçland" nidaları olsun, garip kostümüyle oryantal dansları olsun, sıcaktan süper bunalan uyumaya bile üşenen bendenizi tvnin seçini açtırmaya yöneltiyordu. prens.. Prens Erkan Serçe...
yemekteyiz e katılıyormuş. ilk defa yemekteyiz izlerken bi amacım olacak. hala inanamıyorum. leydig loolduk..
17 Şubat 2009 Salı 2 şahıs gencim güzelim diyor

mitozla beni mandrake


şöyle kendimi karşıma alıp gah gah gülmek istiyorum. cidden benden bi tane daha olsa diye düşünüyorum iki gündür. mesela yan odadan ses yükselince öbürüm gitsin uyarsın onları. işe yaramazsa cazgırlık bile yapsın. böyle canım sıkılınca neşelendirsin beni. yolda giderken aklıma bişi geldiğinde kendi kendime gülmek yerine anlatayım ona beraber haykıra haykıra gülelim (ne de olsa aynı kafadan olacaz, bana komik gelen ona da komiktir) ödev için hala konu seçemedim mesela makale bulamadım istediğim şeyle ilgili. bu gitsin önüme sersin makaleleri. ha sonra otostop çekelim beraber. ben elimi cebimden çıkarmayayım hala. yemek yapsın bazen. ben de yaparım ona sorun olmaz. o gitar çalsın (odada gitar da var, çalışsın) stüdyoda yalnız çal(ış)mayayım. beraber fotoğraf turlarına çıkalım. (dün aklıma fikrim geldi, proje mekanı hayvanat bahçesi) sonra ehliyet kursuna gidelim beraber. evrakları falan beraber toplayalım. olur da sıkılırsam kalksın gitsin gelmesin hiç ama küsmesin. ben isteyince geri dönsün. ama şu an düşünüyorum da o mitozum karşımda olsaydı haykıra haykıra gülerdi bana. bu halime. (satırlar yüzünden değil) ben de boynumu bükerdim. belki sonra ben de kendime gülerdim bilmiyorum. beraber korece konuşurduk. ama akşama kalmasın gitsin evine. ben yalnız uyumayı seviyorum. gerçi ben uykusunda konuşanlardanım, sabah uyandığımda bana garip bakan bi çift göz olmadan uyanmak garip. haha en güzel uykudan uyanış biçimi kesinlikle rüyaya gülmekten uyanmak bence. uyandığın an niye gülüyorum lan ben rüya neydi diyorsun ama gülmeni de tutamıyorsun çok eğlenceli bence.
bu arada galiba dört ayağımın üzerine düştüm. bu odaya geçtiğim gün işte yardımsever kahraman arkadaşlarımla aman da hadi yeni odayı kutlayalım diye şarap içerken benim soğuktan uyuşuk kalan parmaklarım bardağı tutamayıp kırmızı şarabı bi güzel halıya döktü. hepimiz bakakaldık böyle dakika bir gol bir diye. ahaha. bu sabah 9a alarm kurmuştum. kapı çaldı gittim açtım. görevli "yarın halın değişecek yatakları masayı falan boşaltırsın" dedi. iyi de ben bi hasar ödemicem dimi dedim. yok yok dedi. haha süper dedim içimden. yerdeki kahverengimsi lekeye baktım.yatağa geçtim biraz daha uyuyayım diye, yatağa değmemle alarm çalmaya başladı. tvyi açtım. uyanayım diye. neyse abi, yabancı damat diye bişiye takıldım. kız denizin ortasında doğuruyor kadın da telefonda şöyle yap böyle yap diye anlatıyor. Sumru Yavrucuk! gözlerimden yaş geldi ya çok güldüm.. hatta o kadar çok güldüm ki sonra böyle duygusal bi sahne geldi hepsi ağlar gibi oldu baktım ben de öyle olmuşum, daha noluyo anlamadan şıpır şıpır ağlayacam nerdeyse. sinirlerim hafiften laçka biraz. bekliyoruz bizde bakalım. halı çitilemekten de yırttım bu arada güzel oldu =)
valla şu an kendime çok gülerim ben. hatta tabiri caizse kıçımla gülerim o derece. nedeni yok. biliyorum ama kelimelerle ifade edilecek olsa tabi buyrun diyecem. iyisi mi bi elimi yüzümü yıkayayım sakinleşeyim ben =)
bu arada genelde kedi fotosu koyuyorum ama köpek sevenlerdenim ben yıh yıh =)
bak ilk defa bu kadar çok smiley koydum bi yazıya. kafam yerinde alaturka oldum oynamadan duramam..
15 Şubat 2009 Pazar 0 şahıs gencim güzelim diyor

pazar saçması. işte bunu seviyorung

kam on beybi layt may fayır..
gerçek adanalılar hemşehrilerine not vermiş. bahsi geçen şahıs da dilber hala kod adlı varlıkmış. serin sessiz ve sakin bi şubat akşamı yine bilgisayarın başındaydım. cuma gecesinden beri dışarı çıkmamıştım. adanalılar sayın dilberi kanaat notuyla geçirirken arkaplanda doors'tan light my fire çalıyordu. yüzüstü uzanmış yazıyı yazarken ayaklarımı havaya kaldırıp kendini rüzgarda kaybeden bi uçurtma gibi dans ediyordum. sevgililer gününde kaç kişi onlar için hazırladığım hediyeyi almıştı düşündüm bi an. sonra boş işleri bırakıp adam olmaya karar verdim. barış abinin öldüğü aklıma geldi küçük bi kız çocuğu gibi " =( " yaptım yüzümü. şarkı bitiyordu. çayın içine atılan fazla şeker gibiydim. çok iyi anlıyordum kendisini o an. yeni bi şarkı açmak lazımdı. kendimi vindovs medya pileyırın karışık moduna bıraktım. o şarkıya girene kadar bi kokakola iki ekmek der oldum. şarkı başlamalıydı yoksa tvden gelen sesleri tekrar edecektim gece boyu. eleme sistemim olmadığından her mp3dosyasını bilgisayara koyduğumdan abuksubuk şarkılar çıkıyordu.çalanları beğenmedim, ömrümün bi kısmını "bi sonraki tuşu"na basarak geçirdim. tam bu satırı yazarken, ulan bizim hayatımızda niye "bi sonraki tuşu" yok yaa dedim.bu esnada çalan şarkıları beğenmediğimden değiştiriyodum. uu bu seferkinin girişi güzeldi. kendisi metallica dan enter sandman idi. büyük ihtimalle yakında onu da değiştirecektim. hepimiz beklemedeydik o sırada. rüyamda binlerce peynir gördüğüm aklıma geldi. tadına falan baktımdı çok gerçekçiydi. acaba uyurken buzdolabını açıp yemiş olabilir miydim. ankarada karaoke barların sayısı artmalıydı. acaba hiç yok muydu.
yazıyaa uzuuun bi ara verdim şu an saat 17:42 neyle mi uğraştım. herşey karaoke nası yazılıyodu lan diye gugıla bakmamla başladı. ordan şu siteye ulaştım:
http://www.karaokeparty.com/tr/
sonra mikrofondu zart zurttu derken bugünlere geldik. olm çok eğlenceli ama odada yan taraftakiler rahatsız olmasın (belki benim gibi manyaktır komşu kimbilir) diye miyav miyav söyleyince olmuyo pek puan toplayamadım.. olm yapalım hep birlikte olmadı. ankarada karaoke bar yoksa internet var artık. çok pis yırttık lan
=) neyse gideyim aburcubur falan alayım. akşam kendime ziyafet verecem filmlerimi falan da ayarladım. çok adiyim lan. neyse hadin hep birlikte söylüyoruuz..lay lay lay lay laaay.. lay lay lay lay laaaaaaay...
12 Şubat 2009 Perşembe 3 şahıs gencim güzelim diyor

yine dünyayı kurtardım bee

Sevgililer gününe ne hediye alacaağz çığlıklarınızı duydum hemen acil eylem planı geliştirdim. haha hadi yine iyisiniz lidıl sanşaynlar.
sevgilime ne alsam, sevgililer gününü kutlamıcaz biz sadece hediye verecez, ıyy iyrenç bence ne öyle sevgili kutlaması falan, allaam naapsam pastadan çıkıp süpriz mi yapsam, diye gözyaşlarınızı duydum. sizi kurtarmaya geldim efenim.
bugüne kadar ki hediyelerden sıkıldınız mı? o zaman süper hediye paketim sizler için. gelin bakalım neler varmış hep birlikte okuyoruz ebet.
- çiçek almak lazım, hangi çiçekten kaç tane zart zurt. bütün bildiklerimizi unutuyoruz gidiyoruz bi milyoncuya, şeffaf plastik kutuda içinde yapay kırmızı gül olan gümüş sim dökülmüş böyle plastikten gözyaşı damlaları olan bi tane çiçek alıyoruz. atıyoruz sepete..
- yine o bi milyoncuda mutlaka vardır, piyano şeklinde müzik kutusu alıyoruz. böyle içinde yüzük takı makı konanlardan, kapağını açınca içinden balerin ya da gelin damat fırlayan cinsinden. onu da dandik kutusuyla alıp sepetimize ekliyoruz.
- sonra bi mahalle kırtasiyesine gidiyoruz, böyle kenarda köşede kalmış eski olanlarına. renkli kokulu bi kağıt alıyoruz bi tane de cafcaflı bi zarf, mutlaka küçük bi paket sim alın her daim lazım olacak. içinde komik bebek fotoğrafları olan kartpostallardan almayı unutmuyoruz 3 5 saymadan atıyoruz onları da sepete.
- az kalsın unutuyordum minik peluş elinde kalp olan ayıcık almayı kesinlikle unutmuyoruz, kalbin üzerinde "i love you" yazmalı mutlaka.
- eve gelirken bime uğrayıp abur cubur alıyoruz ve paketimizi hazırlamaya başlıyoruz.
önce kağıt kalemi ele alıp "Ağır ağır giden karıncaya sormuşlar nereye diye?? uzaktaki sevdama demiş karınca...Bu ayaklarla zor gdersin demişler olsun gidemesem de UĞRUNDA ÖLÜRÜM demiş....!!! " tarzında bişiler yazıyoruz. (ben şahsen gugıldan faydalandım) S harfinden güller çiziyoruz. yine S harfini kullanarak, önce bi büyük S yapıp yanına alt alta "eni, eviyorum, evgilim" gibisinden yazıyoruz. bunların hepsini bitirip sayfaya sim döküyoruz. bebek kartpostalları ile birlikte zarfa koyup, zarfın içine de bi miktar sim ekliyoruz. en önemli ayrıntılardan biri, eve gelirken aldığımız bim poşetinin içine bunları koyuyoruz. çiçeği, piyanoyu, ayıyı falan hiç kutusundan çıkarmıyoruz. poşetin içine de sim koyduktan sonra sevgililer günü hediye paketimiz hazır olmuş oluyor. evet unutulmaz bi gün yaşamak istiyorsanız buyrun afiyet olsun.
10 Şubat 2009 Salı 2 şahıs gencim güzelim diyor

kütük rtük uyuma

yine yeni bi tv yazısıyla karşınızdayım. bi dersler başlasın kendime gelicem özüme dönecem şimdilik hepimize sabır diledikten sonra konuya dönüyorum.
yemek programları parazit gibi çoğaldı, hatta tabir-i caizse, yırtık dondan çıkar gibi her kanaldan karşıma çıkıyor evet. yan gelip yatarken tv izleyen ben programdan programa koşuyorum resmen. alın size gözlemler:
-bi kere herkesin sesi çok güzel, herkes mutlaka şarkı söylemeli. "aman adanalı canım adanalı" olsun "kimbiliir kimbiliir belki aşçı benim, kimbiliiir"'ler ve memleketime anlam katan "hoşgeldin yaağr, yüreğimee" ler olsun herkes mutlaka bi şarkı söylicek. kural bu.
-herkesin mutlaka midesine dokunan bişi olcak. "bulgur pilavı mideme dokunuyor ama zorlıcam kendimi yarışma için." allalaaa bak çok orjinal manyaktır bunu diyen ben sana diyim. ha o midesine dokunan olayları da herkesin elinden yemeyecek en iyisini kendisi yapacak mutlaka.
-yemek öncesi alışverişte "küçük dağları ben yarattım" havası esirgenmeyecek. herkesten kul kölelik beklenecek. "canım sen bana kirem şantiyi getir ben kasaya geçiyorum allaam çok heecanlıyım ayh"...
-doktor eldiveni takmak şart. bugüne kadar eldivenle yaptık ya hep yemekleri. ığğy nası yapıyorsunuz öyle elleye elleye iiyrenç..
-salata başlı başına dert. çoban salata mevsim salata.. adı bin türlü. sonra vitamini ölmesin diye ellerimle kopara kopara hazırladım durumu var.. sosunu kenara koydum isteyen koysun. yok tuzlu tuzsuz.
-ha bi de çok artist insanlarız lan. allam of! o kamerayla başbaşa geçen saatler var ya. hani bütün ekip seni çekiyor başrol sende sahne senin. o kadar çok boş konuşan var ki. şu an konuşan adamı yolda görsem valla ağzına bi tane vururum. "tarhanam nerde.. ay ay ayh.. haydi lililiiiii... aa gözümün önündeymiş. ay gözümün önündeki şeyi göremiyorum bak nehale geldim ehi ehi."
hayır bi gün gerçekten herkes 15 dakikalığına meşhur olacak.
tamam reyting meyting eyvallah da bari bütün kanallarda olmasın ya. hadi olmak zorunda değilim böyle saatler boyunca ekranda olmasın ya.
hayatımda en dayanamadığım şey nedir deseler. çok net bi cevabım var: çok konuşan insan. sinir sistemime çok ciddi hasarlar verebilirsiniz. evet sadece çok konuşarak. ancak bi yerden sonra kendimi kaybedip sizde çok ciddi hasarlar bırakabilirim.
derya baykal, dershanedeki kimya hocam, şimdi tvdeki kılkuyruk, esas kılkuyruk osmantanmankır, ismini vermek istemediğim bi hocam.. ve daha niceleri. artık esraceyhanlık yapmayın. azer bülbül ve hadiseye önerim sizler için de geçerli. lütfen anneciğinizi de alıp gidin. saygılar sevgiler.
bi de hakkaten rtük uyuma be. dans yarışmaları gibi oldu. yemek yemekten soğudum lan!
2 şahıs gencim güzelim diyor

zamansız gelen enerji uykuyu götürür

kaç gecedir çok geç yatıyorum (tabi bana göre geç) işte sabahın 4ü 5i olsun anca uyuyorum. ha o saatte kadar da internette oyalanıyorum boş boş. neyse erken yatıcam dedim. saat 01:30 gibi odayı toplayasım geldi. iyi bari dedim bu işlemin arkasından dişlerimi fırçalıyayım da yatışa hazır olsun. efenime söyleyeyim işte tamam bütün hazırlıklar bitti. internetten bişiye bakıp çıkıcam. tabi yekta arkadaşımız benim erken yatabileceğime inanmamakta bu süreçte. internetteki işimi de hallettim bi şarkı vardı dinledim kapadım pcyi. ışıkları falan. kaptım bobiyi girdim yatağa. yok abi içim bi kıpır kıpır bi hayat enerjisi bi sevgi pıtpıtı. melikelerle pis7li oynarken esneyeyim, yatağa girince gözlerim kapanmasın. şaştım kendime yahu. hoş değil bence. etik de değil. tasvip etmiyoruz biz bu tip davranışları. evet bobi.
Ne demiş Harun, "hayatımdan çok memnunum..." hayır nerden çıktı da böyle oldum anlamadım bi *daha mutlu olamam* modundayım gençlik. hayırdır umuyoruz.
kendimi bildim bileli otostop çekmem. çekemem. işte arkadaşlar çekiyorlarsa ben de yanlarında dururum binerim. elimi kaldıramıyorum yahu. bi kere bile yapamadım yani. utanıyorum sıkılıyorum daralıyorum.. neyse akşam işte kızılaya geçicez. beytepede seller akıyor. hava karanlık. şemsiye falan uçmak üzere rüzgardan. arkadaş otostop çabasında. ben de şemsiyeyi tutuyorum. bi yandan da donduk efekti veriyorum işe yarasın diye. 5 dk.. 10 dk.. 15 dk.. yuh dedim. şakır şakır yağmur yağıyor üstümüz falan kuru ama öyle vebalı değiliz. hiç mi araba durmaz kardeşim. en son büyük bi kağıda İNSANLIK ÖLMÜŞ yazacaktım, bütün ordan geçenleri kınayarak. işte hava koşulları sebebiynen ertelendi o da.
9 saat sonra ders var. aha. sonra da benden verim bekle..tabi.
yarın suratınıza esnersem kimse kızmasın. geçiş evresindeyiz. gecemiz gündüzümüz biraz karışmış olabilir. sabır diliyorum hepimize.
resimdeki ünlü kim? ahaha
8 Şubat 2009 Pazar 0 şahıs gencim güzelim diyor

herşey yalnızlıktan ;)


odaya j bloğun arkasından yürüyerek geliyorum. yukardaki olaya acaip benziyor yol =) görünce çok sevdim ben bu foto/resim/dijital zamazingo yu yahu.
her gün 1 saat, hadi bi saat çok, her gün 45 dakika çalışsam var ya... 30 günün sonunda tanıyamazsınız yeminlen. yok artık bu içerdeki burcu olamaz, o bu kadar mükemmel çalamaz dersiniz eminim. iyisi mi bi değişiklik yapıp sık sık çalışayım ben. evet.
spor yapmalıyım. stadda bikaç tur yürüsem koşsam, ya da kampüste uzuun yürüyüşlere çıksam.. geçen akşam tam bi gecelerin kadını olup 3 mekan değiştirdik. işte en son konserden çıkıp arkadaşların doğumgünü kutlamasına geçmek için sakarya dan yürüdüm. abiiiiii.. resmen uçaradım gittim lan! karanfil'den nefes in oraya resmen 2.43dakikada vardım. eskiden nasıl yürürmüşüz ordan o saatlerde aklım almadı. evet yaşlandık belki de. ha oraya vardığımda bacaklarımdan duman çıkıyordu. spor yapayım ben güçleneyim biraz.
bölümdeyiz hocaları geziyoruz melikeyle. neyse bi tane sınav sonuç listesinin orda durduk öylesine bakıyoruz listeye. embriyoloji dersi galiba. 4.sınıfların dersi. işte kimden alalım seneye hangi hoca çok puan veriyor diye bakıyoruz saf saf. girenlerin okul numaralarına bi baktım çüş dedim. biz şimdi 3.sınıftayız numaramız 205le başlıyor işte 2005 de geldik diye. abi 207.. numaralı iki kişi vardı. inanamadık ya. sonra niye kontenjan bitiyor da bilmemne de.. vermeyin kardeşim kimseye üstten ders. ayıp ya!
yarın yeni süper (!) bi döneme başlıcaz. şenlikler olcak, çiçekler ötcek, kuşlar açcak falan fıstık. haha bi de gelir bahar ayları gevşer gönül yayları var. sevgilerimi yolluyorum burdan kendilerine. saygı duyuyorum.
3küsür yıldır burdayım hala sıhhiyedeki o el heykelinin fotosunu çekmedim. ürgüpe falan gidemedim. başka da ankaradayken yapmam gereken bişi hatırlamıyorum. beytepe iyi bence gayet hoş makul. havalar da biraccık ısınsın tam bal kaymak şeker et süt yumurta..
sayfadaki müzik zımbırtısnı güncellicem efenim saygılar sevgiler. yeni eğitim (ve öğretim?) dönemimiz alayımıza hayırlı olsun işte.

Vurulduk - Buz
5 Şubat 2009 Perşembe 0 şahıs gencim güzelim diyor

arabesk pop caz alaturka, fındık kakaolu bir hırka.

merhaba sevgili beybifeyslerim. sabbahtan beri kulağım çok ağrıyor. korkarım pek neşe saçamıciim bu gece. üzülmeyin güldanelerim. "canımız sağolsun"
bi ara neydi o yaa?! vara yoğa canımız sağolsun diyordum. bazen çok feci dilime takılıyor bisürü şey. herşeye onu söyler oluyorum. mesela şimdilerde de "saygı duyuyorum" var. boş zamanlarımda saygı duyuyorum ben siye.
akşam otobüsteyiz beytepeye dönüyoruz, büyük olasılıkla erasmusla gelmiş öğrenciler vardı işte 4-5 kişi. abi biz de gittik tam arkalarına oturduk. şimdi şöyle bi durum var bende. mesela 2-3 saat cnbce izliyeyim pür dikkat, o moddan çıktığım an ne türkçe anlıyorum ne de ingilizce. annemlerin içerki odadan konuşmaları kulağıma ingilizce geliyor. gayet anlamsız olduğu için türkçeye de çeviremiyorum. öyle salak bişi oluyor. lisede keşfettimdi bugün "kezban roma'da"ların arkasına oturunca kafama dank etti. beytepeye vardığımızda yine o salak moda geçicektim nitekim de öyle oldu. indik imgelemle yürüyoruz işte ne konuşuyoruz hatırlamıyorum da "onlar bizi varsay" gibi bi cümle kurdum. o da güzel oluyo bak..
kulağım çok pis sızlıyor yahu.. aboouu...
kaç kere yemiiin ettim.. bu "yemekteyiz" belasını izlemicem diye. ama abi gerçekten tvde bişi yok. ve o kadar uyuşuğum ki kanalı değiştirmek kulaklarımla kamyon çekmek gibi bi zorluğa sahip. (eskiden öyle adamlar tvye falan çıkardı nooldu onlar yahu)
bi de avrupada çekeceklermiş programı. bi silah verin vurayım kendimi. daha çabuk kurtulayım sizden he mi şov tv?
lan bi de diğer kanallar da özendi bi halt varmış gibi. delirecem ya.
yalnız bu kadar abartıyorum gören de 7 gün 24 saat tv izlediğimi sanacak. yok abi öyle bi durum. işte akşamüstü yemek yaparken açık oluyor e dolayısıyla nefret geliyor. falan fişmekan.
bel çantası. evet modayı geri döndürüyoruz. haydin gızlar. hep beraber. ya iyi güzel hoş eller serbest falan da abi bel çantası diyince ilk akla gelen ne? şişko yazlıkçı amca! o amcadan sonra akla gelen ne? köy pazarında armut satan teyze!
çantaları alıyoruz ama onları aklımıza getirmiyoruz ebet.
bu gece bi değişiklik yapıp süt içeyim. kemiklerim erimesin (toplumsal mesajı da çaktık) gudnayt evribadi
4 Şubat 2009 Çarşamba 0 şahıs gencim güzelim diyor

alkışlarlayaşıyorum aha

yok süperdim bugün. sen kalk, istanbuldan 6gün erken dön. ders kaydımı adam gibi yapayım cillop hocaları kapayım de. salı bütün gününü yolda geçir. tatil boyunca harcını yatırma. kaçmıyoruz olm ayın 6sına kadar yatırırım işte de. hatta aman ders kaydım sorunsuz olsun borcum gözükmesin diye istanbullardan faks çek yurda, kira dekontunu gönder. sabahın köründe kalk. bilgisayarı sırtlayıp bölüme git. sistemin açılmasıyla birlikte sayfaya bağlan. sonra da "bilmemne numaralı öğrencinin borcu bulunmaktadır lütfen öğrenci işleri ile görüşünüz" yazısı tokat gibi çarpsın, ağzını burnunu kırsın. hemen ardından şubeler dolsun. yanımdakiler bile yerleşemesin. ben de bankaya koşayım. hemen harcımı yatırayım sonra öğrenci işlerinin önünde bekleyeyim. içerdekilere bahçeden seslenip yalvarayım. halime acımalarıyla 5 dk önce kapıyı açtırıp borç yazısından kurtulayım. sonra da ne kadar tercih edilmeyen hoca varsa onlara gireyim...
aslında onlara bile giremedim. süpergüzel bi ders kayıt sistemimiz olduğu için 190 kişi alacak ya bu dersleri, 3 şube var. her şubeden 30 kişilik kontenjan açıyorlar. o kontenjan tam 1 dakikada tüketiliyor ve 100 kişi birbirimize bakıyoruz. çok eğlenceli. bence herkes hacettepe biyoloji de okumalı. her canlı bunu tatmalı evet.
haha. arkadaş, ders kayıt zamazingosundan sorumlu hocamıza durumu bildirmeye gitti. işte bi dersten hiçbi şubede yer bulamadım onu söylemeye koştu 10adımlık yere. tabi o süre zarfında paso deniyorum ben. bi ara anlamadım. "dersi daha önce kodladınız" yazısını görünce "LAAaan.. bitfiz açılmış olm" gibisinden bi cümle kurdum. yanımdakilere yetişmedi kontenjan. o sırada hocanın yanına giden arkadaş koşa koşa geldi "bitfiz açıldı kayıt yapın çabuk" diye.. halbusem çoktan doldu o kontenjanlar. öyle helecanlı bi ders kaydımız var imecın...
neyse hallettim sanırım. aammaaaaa... o sabahki "borcun var avcunu yala" yazısı hala acıtıyo lan. istanbuldan geldim olm. kafama ediyim ben. yan gelip yattım salak gibi. of bee
neyse. bugünün diğer bi hadisesi (şu Örovizyona gitcek olan hadiseye küfür ediyorum burda içimden) Jim Carrey'nin filmi vizyonda. gerçi gösterime gireli oldu bayaa ama anca gidebildik. Off son zamanlarda bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum. ya film öyle senaryosu falan ahım şahım bişi değil. bildiğimiz film gayet. amma velakin Allah cim keri ye uzun ömürler versin. o nası bi oyunculuktur abiii.. bittim gülmekten ya=)
film çıkışında melikeyle saçma sapan sırıttık hep.
"zavallı kız baloya gidemeyecek =( " ahaha
Otobüste gelirken yolda feci mızırdayan bi velet vardı. çocuk 10saniye bile susmadı. acımadı 50 kişiye. sürekli bişiler dedi. önde de akranı bi velet vardı. onun elindeki maymunu gördü "maamun maamun" diye ağlandı. sonra işte verdiler peluşu buna oynadı biraz. "menim menim minim menm minm minim.." diye sayıkladı. ye o maymunu da sus dedim o sırada içimden. bu sefer öteki ağladı. düşe kalka Ankara'ya yaklaştık. bu sefer öndeki velet annesine "bizim evimizin soyadı Ankara dimie" diyerekten dikkatleri üzerine çekti. bence ufak çocuklar sussun otobüslerde. arada bi konuşabilirler tabi. ama nooolur bak rica ediyorum mızırdamasınlar, ağlamasınlar, miyavlamasınlar.. sabrımı zorlamamalılar bence evet tabi.
daha banyo yapacam da odayı toplayacam da..
hava mükemmel burada yahu! inanasım gelmiyor sayın seyirciler. bugün resmen çimlerde oturulcak aroma vardı.yuhannes..

banyoda uykuma yenik düşüp geceyi orda geçirecekmişim gibi bi halim var. haydi rastgele
 
;