19 Temmuz 2010 Pazartesi

negzel gudmornik bu böyle.


insan yatmadan evvel, bulaşık makinasını çalıştırabilir. anlarım. eyvallah. peki ama neden "ulan kaç yıllık makina hala tıkır tıkır çalışıyor, ne sağlammış, vay bee" gibisinden diye düşünür?
dün gece 3'te yattım, aha yarım saat önce kalktım, makina hala sabunluyor. çıkardım içindekileri manuel moda geçtim.
hani tasarruf için di mi? akan suyun elektriğin haddi hesabı yok bende. zaten anlamıyorum faturayı. geçen ay sokmuşlar bi güzel elektroşu. osursam fatura olmuş. tövbe allaam..
makinanın arızayı da çözdüm şıp diye. gider filtresini sakız tıkamış. allah belasını versin onun. erimiş bütün mikrodelikleri kapamış dingil. tam bi denizanası gibi. eşşooğlu..
ha ama suç bende. sen ne diye öyle bi anlık düşünürsün di mi? iki kez de elektriği kesmiştim böyle. biri bi binada 8 katı asansörle çıktıktan sonra, "ulan elektrik kesilse içinde kalcam of nebçim olur ya. aman." diye düşünüp aşağı inmek için yeniden asansöre yöneldiğimde ışık neyim yanmıyordu. brava bana. neyse.
o filtreyi çıkardım, parçalarına ayırdım. napsam bilmiyore, sıcak suya bastırıp iğneyle açmaya mı kassam, beynimin şomluk merkezini kapatsam mı. oy

ha bi de sol göz denyolaştı sayın okur. 1.75 hipermetrop+ birazcık da astigmat. ama asıl derecesi 3.5 mu neymiş. 35-40 yaşımda takçakmışım o merceği. yaa. 3 gündür sürekli gözlük takıyom, bugün lens alcam işalla.

0 şahıs gencim güzelim diyor:

 
;