19 Ocak 2010 Salı

"4. sınıflık"

ben ilkokul 4. sınıfta da çok zorlanmıştım. az önce birden bi fılaşbek yaşadım, ilkokul 4. sınıf. karanlık oda. masabaşındayız babamla. masa lambasının ışığı duvarlara gölgemizi vuruyor canavarlaştırıyor bizi falan. yeşil, saman kağıtlı bi matematik kitabı. sorular.. problemler.. babam bana matematik anlatıyor. oyy...
ulan gerizekalı soruları hiç anlamazdım be. yanlış yaptığım anda da babamdan kafama doğru minik bi el hareketi kaçınılmaz olurdu. hemen arkasından da "matematik hata affetmez!" derdi. ne küfrederdim matematiğe. sonradan bana bi hal geldi anladım hep. ama o 4. sınıf var ya. namıssız allaan belası.
şimdi yine 4. sınıftayım. mezun olma hasretiyle yanıp tutuşuyorum. sınavlar finaller. stres...
4'te var bi numara. içim daraliye. yapamıyem soruları yine. evde anlıyorum bi güzel, sınavda fransız kültürü öncüsü oluyom.
hala finaller dolayısıyla kapalıyız. 3 gün, 3 final kaldı bu çilenin bitmesine.
o diil de ben final zamanı bildiğin ders çalışıyorum lan. ço ilginç geliyo.

1 şahıs gencim güzelim diyor:

tam tam tam dedi ki...

Çok güzel bir hikayeymiş. Umarım rahat rahat atlatırsın.

 
;