aman annem bu metalciler bana zor geliyor, ben öleyüm.
lan! profest metalcileri! sağolunuz varolunuz, böğrüşünüz sayesinde kampüste kaldığımı hatırladım. emme velakin litfen sakin olunuz. nedir bu nefret asabiyet. hepimiz kardeşiz çucuklar. sakinleşin çocuklar. .
yarına deneysel biyokimya vizesiynen, beko sunumu var. hayat boktan. o şit. anlıyorum metalcileri şu an itibariyle.
replikas dinlerken içesim geliyor. muhtemelen onları ilk dinlediğimde alkollü olduğumdan mütevellit. geçenlerde canlı performans kayıtlarından birini dinledim, ruh-feza'yı. enam. hemen o albümlerini de indirdim. şimdi açtım dinliyorum da, gidip içki alasım var. içki alasım dediysem aman öyle alayım içeyim kusayım kendimden geçeyim falan değil hani. kolonya sürsem de olar. aman ne bilem.
olsun be replikas, sen alkolsüzken de güzelsin be goçhum. saykodelik rak'ını severim ben senin.
hadi bana müsade, gideyim sunum hazırlayayım, sınav çalışayım, üzerine bi sunum daha patlatayım. (son sunuma söz veremem, şimdiden üşendim ona.)
(pazar günü kpds'ye girmeye çok üşeniyorum. of. )
olsun be replikas, sen alkolsüzken de güzelsin be goçhum. saykodelik rak'ını severim ben senin.
hadi bana müsade, gideyim sunum hazırlayayım, sınav çalışayım, üzerine bi sunum daha patlatayım. (son sunuma söz veremem, şimdiden üşendim ona.)
(pazar günü kpds'ye girmeye çok üşeniyorum. of. )
lakin ki döndüm istanbuldan. ha. içi boş valizlen seyahat etmek ne güzeldir yarabbi. sanki uçan halı kendisi, üzerinde yayılıyorum ha. naim süleymanoğlu olmayı bıraktım na bu son valizimlen. bi daha da doldurmam.
lakin ki arada bi farg galıyor. şenlikler yaklaşıyor. konserler neyim. mevcut göbeğime bi bu kadar daha göbek ekleneceğini hesap ederekteen, kendime hamile kıyafeti bakmaya karar verdim. herkesin hayatına kimse karışamaz. ben şu şekil giyinirim. şu bayan şu şekıl giyinir. herkesin özgürlüğü birdir.
lakin ki sınavlar da başlıyor. ha. kpds'ye giresim yok. öveçler'de bilmemnerde bi liseye gidecem sabahın körü. şimdiden üşeneyom. yol yordam bilmeyom tabi bi de. ha.
lakin ki istanbuldayken paso belgesel izledim. kambur balinalar, köpekbalıkları ve de muhterem aslanlardan başka bişi çekmez olmuş sayın neyşınıl coğrafik vayld. kendisine burdan sesleniyorum. benim konuşmam bu kadar. ha.
(videonun linkini vermeye gerek var mı?)
lakin ki arada bi farg galıyor. şenlikler yaklaşıyor. konserler neyim. mevcut göbeğime bi bu kadar daha göbek ekleneceğini hesap ederekteen, kendime hamile kıyafeti bakmaya karar verdim. herkesin hayatına kimse karışamaz. ben şu şekil giyinirim. şu bayan şu şekıl giyinir. herkesin özgürlüğü birdir.
lakin ki sınavlar da başlıyor. ha. kpds'ye giresim yok. öveçler'de bilmemnerde bi liseye gidecem sabahın körü. şimdiden üşeneyom. yol yordam bilmeyom tabi bi de. ha.
lakin ki istanbuldayken paso belgesel izledim. kambur balinalar, köpekbalıkları ve de muhterem aslanlardan başka bişi çekmez olmuş sayın neyşınıl coğrafik vayld. kendisine burdan sesleniyorum. benim konuşmam bu kadar. ha.
(videonun linkini vermeye gerek var mı?)
hayatımın en büyük kumarı neydi biliyonuz mu?
ortaokuldayken beden dersinden sonra başka bi ders vardı, ben de eteğimi giymek istemeyip eşofmanla girmiştim derse. o sırada derse müdür yardımcısı geldi (o kadın bi derse daha geliyordu sanırım) neyse. senin forman nerde kızım dedi. unutmuşum evde hocam dedim. nasıl yani yok mu dedi. yok dedim. isterseniz çantama bakın dedim. (tabi ki etek çantamda). kadın hafiften gülümseyerek baktı bana. sanki "ikimizde eteğin çantada olduğunu biliyoruz ama seni rezil etmicem sınıfta"der gibiydi. hala gözümün önünde bakışı. peki unutma bi daha dedi. tamam hocam dedim. sonra eşofmanla yayılmaya devam ettimdi derste.
yalana önce kendin inanacaksın, sonra etrafını kandırabiliyorsun sanırım.
he işte bu hikaye benim en büyük yalan-kumar atraksiyonumdur. daha da yapamam, kalbim kaldırmaz he. tenk yu for çuusing as.
ahahahaha!
eve kedi / köpek alıcam dediğim anda annemin telefonu suratıma kapatması da adet olmaya başladı ha. bi insan nası bu kadar hayvan sevmez anlamayorum.
aslında köpeksevenlerdenim ben. ama köpek kokar daha çok ilgi bakım vs ister diye ev ekosistemi için kediye razı olayım diyorum. kedi alacam diyorum. kısır dişi, kısa tüylü vs. yok diyor, nankör olur diyor, biraz daha miyavlarsam çat diye telefonu suratıma kapatıyor. sonra tekrar arıyor, telefonu suratına kapattırdın en sonunda diyor, o zaman 3 tane fare alırım diyorum, yine suratıma kapatıyor.
anlameyorum. ben onun bitkilerine bişi diyor muyum, ev drosophiladan geçilmiyor. isim taktık artık herbir sineğe. ancak yine de bitkiler bizlerle birlikte. iki tüylü heyvan alsak ço mu zor allam yareppim.
anne nolür kedi köpek neyim alak yalvareyom. olm üniversite bitirmek üzere olan insana yaptırmayın bunu lan. burhanaltintop kolay yetişmiyi.
kampüse bütün cemreler düştü artık. "şortla gezen kız cemresi"bile düştü. mevsimi bahar ilan etmekteyim an itibariyle.
tabi üniversiteye bu sene giren arkidişlerimiz de(nam-ı değer dünkü bebeler) hafiften açıldılar saçıldılar, öyle ki çok alkol almadan da insanlarla muhabbet edip ufaktan sevişme yolları arayabiliyorlar. evet ben de inanamadım başta ama öyle vella.
sonra şinasioca sınavda ağzımıza sıçtı işte bi güzel. ne sorduğunu kendi de bilmiyor eminiz.
bi de bisürü bişi daha var ama öyle işte... yemişim bisürü şeyi, sen nassın gulüm?
tabi üniversiteye bu sene giren arkidişlerimiz de(nam-ı değer dünkü bebeler) hafiften açıldılar saçıldılar, öyle ki çok alkol almadan da insanlarla muhabbet edip ufaktan sevişme yolları arayabiliyorlar. evet ben de inanamadım başta ama öyle vella.
sonra şinasioca sınavda ağzımıza sıçtı işte bi güzel. ne sorduğunu kendi de bilmiyor eminiz.
bi de bisürü bişi daha var ama öyle işte... yemişim bisürü şeyi, sen nassın gulüm?
yatağımın kenarında, başucumda radyo ile abajur var. geçen sabah bi uyandım, abajur yok. " nası lan, istanbulda mıyım noldu" diye affalladım. ankarada olduğumu anlayınca, "abajuru kim aldı lan" dumuru başladı. zaten yeni uyanmışım tek göz görüyorum..
şaşkınlık merak panik duyguları içinde kalktım yataktan.
pencere kenarında bir abajur. yerde yatıyor kablosuna dolanmış.
gece nasıl vurduysam kendisine.. uçmuş odanın öbür ucuna doğru.
ahahaha
yok abi, bazen cidden çok derin uyuyorum.
şaşkınlık merak panik duyguları içinde kalktım yataktan.
pencere kenarında bir abajur. yerde yatıyor kablosuna dolanmış.
gece nasıl vurduysam kendisine.. uçmuş odanın öbür ucuna doğru.
ahahaha
yok abi, bazen cidden çok derin uyuyorum.
sabah erken kalkıp giyindikten sonra dışarda kahvaltı yapmak. o iş bitince otobüse binip Anıtkabir'e gitmek (nerden esti bilmiyorum). orda bulunduktan sonra yapabilirsem Bahçeli'ye kadar yürümek. yemek yiyip türk kahvesi içtikten sonra milli kütüphaneye geçip ders çalışmak. akşam 7-8'e kadar falan çalışıp beytepeye dönmek.
yarın için fantazim ahanda üstte yazdıklarım. ancak şöyle geçecek yarın:
sabah 8de annem uyandıracak, uyanıcam ama uykuya direnemeyip bi yarım saat daha lütfen diyerekten uyuyacam. 11buçukta kalkıcam. çay vs. diye kahvaltı yapıcam odada. internete bakıcam. müzik açıcam. bugün dinlediklerimin aynısı olacak muhtemelen. (önder focan'lar.. stevie wonder.. diana krall..) derse başlıcam. içim bayılacak bi ara. markete gidicem. odaya gelince içeri vuran güneş sarhoş edecek. az uzanayım şuraya diyecem. akşam 8e kadar yan gelip yatıcam büyük ihtimalle. sonra sabahlamaca mı dersin.. mavi mi dersin.. artık nasıl istersen.
(bence ben asosyal oldum.)
(hani sadece zaman geçiriyorum. deftere yazmalık bişiler de olmuyor artık, ya da benim için o kadar kıymeti bulunmuyor çoğu olayın bilmiyorum. şenlikler başlasa da içsek.. =)
- reklamlarda "ayh hayat çok zor" diyip sırıtan gülsebirsel'e iki tokat atasım var.
- Lost'un senaristlerine iki üç yumruk atasım var, meğer ne tırt diziymişin sen lost..
- yüzonsekizonsekiz..onsekiz diye haykıranlara kafayı gömesim var.
- herkes "messi, sen insan mısın" diyor, gündemden o kadar uzağım ki, kendisinin ne yaptığı hakkında hiç bir fikrim yok.
- bi haftadır boynum tutuk. çanta mı yamulttu, yastık mı köreltti bilmiyorum. ancak bu mevcut ağrıya hazırladığım birtakım lafları değiştirmez. ağrı! ananı da al git lan.
THE IT CROWD. sen negzel dizisin. bütün sezonlarının bütün bölümlerini yollasalar da izlesem. (canım hayırsever arkadaşlarım sözüm size.)
(hayırsever ne lan. nası olumlu bi anlam çıkarmışız şu kelimeden bilemedim. kendimi entomolociye adıyorum an itibariyle)
başlığa da "içimden geçen senin içinden de geçer mi" yazasım geldi önce. sonra fesatlaştım. geyiğini bile yapmamaya karar virdim.
mesaisi akşam 8de başlıyor. bi saat ötüyor bi saat susuyor. sabah 6'ya kadar bu şekilde yaşıyor. yağmur çamur dinlemiyor. pencerenin açık ya da kapalı oluşu da sesi engellemiyor.
susmuyor.
durmuyor.
kubat'tan geliyor, ötme baykuş ötme.
ötme allahını seversen, eliyi ayaayı öpeym nolür bi sakinleş sayın Otus scops!
http://www.birdguides.com/species/species.asp?sp=073018
normalde pek sivilcem olmaz benim. ama hangi sıklıkta çıktıklarını anladım.
ne zaman vesikalık çektirmem gerekse, o sabah açıyorlar yüzümde.
ne zaman daha önce tanımadığım insanların olduğu bir ortama girsem, o gün yine ışıldıyor yüzümde.
bi gece önceden pusuya yatıyor namıssız, ben de birazcık oynuyorum kendisiyle muhtemelen. hoş değil bunlar.
neyse ki fotoşop neyim var. mehehe
ne zaman vesikalık çektirmem gerekse, o sabah açıyorlar yüzümde.
ne zaman daha önce tanımadığım insanların olduğu bir ortama girsem, o gün yine ışıldıyor yüzümde.
bi gece önceden pusuya yatıyor namıssız, ben de birazcık oynuyorum kendisiyle muhtemelen. hoş değil bunlar.
neyse ki fotoşop neyim var. mehehe
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)