6 Eylül 2009 Pazar

otobüsümüzü nasıl tanırız?

nerde yaşarsam yaşayayım, belli bi süre sonra(3 hafta gibi) otobüsteki yolcu profilini ister istemez ezberliyorum. örneklere uçalım hep birlikte neşeyle:
- bu sene, söğütözü'nde beytepe otobüsü bekliyorum. durakta dikkatimi çeken 3 kız var. kızlara şeele bi baktıktan sonra beytepeye gideceklerini düşünüp, onlar neye binerse o otobüse binmeye karar veriyorum. uzuuun bekleyişlerden sonra (her beytepe otobüsü gibi bu da geç geliyor) bi otobüs geliyor. ikarus. otobüs ilerde duruyor numarasını göremiyorum ama kızlar otobüse yöneliyor. bi içeri göz atıyorum dışardan. koltukların yarısı dolu. hepsi beytepeli gibi görünüyor ilk anda. tamam diyorum. bakmadan binicem. ve biniyorum da gecenin 9unda o otobüse. yol boyu rahatım. o kadar rahatım ki rahatlığım bile rahatsız etmiyor. numarasına bakmadan bi otobüse biniyorum ve beytepeye gideceğinden eminim. yolda keyifle şarkı dinlerken bi bakıyorum kampüse gelmişiz. kendi kendime çok sevinmiyorum. bariz belliydi kızım abartma diyorum. aferim iyi gözlem yapmışsın bugüne kadar, olmuşsun sen diyorum. o 3 kıza da buram buram beytepeli oldukları için ayrıca teşekkür etmek istiyorum o an. ha şimdi size tarif edemem böyle böyledir diye. ama bi odtülüyü, bi bilkentliyi, bi ankaralıyı, bi hacettepeliyi çok süper ayırıyorum birbirinden efenim, söylemesi ayıp. geh geh.
- 2 gün önce. kabataştayım. gültepe otobüsüne binicem. liseyi beşiktaşta okumanın, servis kullanmamanın, 4 yıl boyunca o hat otobüsünü kullanmanın getirmiş olduğu memleketlilik durumu var. "62" çok kıl bi hattır. özellikle beşiktaşta beklemesi en boktanıdır. zira, 1 saat boyunca beklersiniz gelmez. tam minibüse yönelmeye karar verdiğinizde otobüs gelir. hem de 2 tane arka arkaya gelir. elele tutuşmuşlardır otobüsler o derece. hatta ve hatta, 1 saat yağmurda beklersiniz durakta. hasretle otobüsü beklersiniz. 62 görünür içi karanlıktır. o kadar kalabalıktır ki kapının açılması bile şüphelidir. canınızı dişinize takar binersiniz. camdan dışarı baktığınızda arkadaki 3 tane 62 numaralı otobüsü görürsünüz. aynı anda 4 tane gelmiştir evet. kabus gibi ama gerçek.
konuya devam ederekten, işte kabataşta bekliyorum efenim. (amma uzatmışım lafı ha) mavi otobüs geldi. ilerde durdu kendisi. önünde hemen bi kalabalık toplandı çil yavruları gibi. işte size 62'yi tanımanın mega ipuçları!
  • otobüs durduğunda önünde en az 10 kişilik kalabalık toplanıyorsa,
  • bu kalabalığın yarısının büyük poşetleri varsa (muhtemelen eminönü'den geliyorlar)
  • içeriye doğru baktığınızda beyaz saçlı amcaları size bakarken görüyorsanız,
  • kadınlar tombikse ve yaşlı olanlarının başı kapalıysa,
  • özel halk otobüsünden bahsediyorsak şöför ve muavin (özellikle muavin) çakal tiptelerse.
  • beşiktaştan biniyorsanız,otobüse binmeye çalışan ergen bireyler varsa (beşiktaş iz dı hevın of dershane.)
doğru otobüstesiniz dostum. numarasını kontrol etmenize gerek yok. gönül rahatlığıyla binebilirsiniz. test edildi onaylandı.
işte ben de o gün kabataştayken (ulan hala anlatamadım, fak!) numarasına bakmadan bu ipuçlarından yola çıkıp o mavi otobüse bindim ve gönül rahatlığıyla eve geldim.
gözlem çok güzel bişi ya.
işte bunu seviyorum! (bkz. bi önceki yazı, tutmamış slogan örneği, bu sloganı çok sevmiyorum)

2 şahıs gencim güzelim diyor:

Tolga Kaptı dedi ki...

neymiş bir odtülüyü, bir bilkentliyi, bir hacetliyi, bir ankaralıyı birbirinden ayıran o özellikler, toplum sizden bir açıklama bekliyor sevgili ms gözlemevi!!

Burcu Yağmur Kabaalioğlu dedi ki...

teorikle anlatılmaz, pratikle öğretmek gerek küçüğüm.

 
;