17 Mayıs 2009 Pazar

başarının anahtarı bebeyim.

Hangi aklı başında insan ödevini yapmak için kendisine şöyle bir cümle kurar sorarım. kim kendisine "eğer bu gece bu ödevi bitiremezsem 55 yaşıma kadar evlenemeyim inşallah" der düşünürüm. hangi insan evladı kendisine böyle bi dua eder merak eylerim...
Günlerden salıydı. ödev tesliminin son günü cuma olmasına rağmen çarşamba akşamı başlayan şenliklerde kafasının rahat olmasını isteyen deli gönül salı günü bütün ödevini bitirmek istiyordu. kitaplarını alıp bölümdeki bilgisayar labına gitmişti. o esnada lab dersi olmasına rağmen devamsızlık hakkını kullanıp ödevi yazmaya çalıştı. Mac bilgisayarlar çok güzeldi. tıkır tıkır yazıyordu örnek öğrencimiz. arkadaşları dersten çıkmıştı hep birlikte yemek yenecekti. ödevin son halini kaydetmesi lazımdı. bitmemişti sonra devam edecekti. kaydet e tıkladı. birkaç kez daha tıkladı. kapat a bastı. bilgisayar "save" "dont save" "cancel" gibi öneriler sundu. her defasında "save" dedi. save diyip kapata basınca yine aynı öneriler geliyordu. artık küçük kutucuğu görmekten bıkmıştı ki "eeeh dont save o zaman lan elli kere kaydete bastım zaten" dedi.. dedi ve sonradan yazdığı bütün sayfaların yok olduğunu gördü. önce gözleri büyüdü.. sonra kafasını masaya vurmaya başladı.. insanlar şaşkın, insanlar korkmuş, insanlar değişik şekillerde bu garip insana bakıyorlardı. meliyka pükpük gerçekten silinmiş olabileceğine inanmayıp bilgisayarı kontrol etmeye başladı. o sırada burcunun saçlarından kıvılcım çıkıyordu ve o lafları etti.. "bu gece bu ödev bitmezse 55 yaşıma kadar evlenemeyeyim inşallah, na buraya yazıyorum" diyerek işaret parmağnı masaya sürdü. yapma etme öyle şeyler deme dediler.. yok dedi. o gece ödev bitmeden uyumayacaktı.
Nihayetinde bütün gün "akşam nası olsa yapcam lan" diyerekten yan gelip yattı. akşam odaya girdiğinde direk yazmaya başladı. en küçük yazı karakterinde sayfalarca yazı yazdı. tablo oluşturdu. yoruldu. daha eklemesi gereken şeyler vardı. saat 3 e geliyordu. niyet ettiği yere kadar gelmişti. sabah labda o cümleyi kurarken 2 kitabın özetini bitirmekten bahsediyordu aslında. lab raporunu sonra yazacaktı. ama söz ağızdan çıkmıştı bi kere. "ödevi bitirecem" demişti. yukardaki yanlış anlamamalıydı. ya gerçekten 55ine kadar sabit kalırsaydı.. bu riski göze alamazdı. yattığı yerden 16 dakika bunları düşündü. dayanamadı yüreği. kalktı lab raporunu ve kaynakça yazdı. hatta bi de makale buldu onu da özetledi ekledi. artık ödev tamamdı. saat 4 olmuştu. bu saatten sonra ödev olsa da olurdu olmasa da.. evliliğine de başlarım lan diyerekten yatağa döndü. ödev bitmişti, sözünü tutmuştu burcu...
ÖSS'de de böyle yaptım ben. soru çözmeye hiç bi zaman bayılmadım. günde 150 çözüyorum falan diye hava atamadım. içim bayıldı gözlerim büyüdü sorular arttıkça. sene başında yılların hocası da az çok beni tanımış olacak ki yemin ettirdi bana. "ÖSS'ye bi hafta kalana kadar günde en az 50 soru çözmezsem hiçbir yeri kazanamayayım" diye yemin ettim. çok hasta olursam o gün çözmeyecek ama mutlaka telafi edecektim o soruları. yaptım mı yaptım. kazandım mı kazandım..
Başarıya giden yolda değişik yöntemlerim var evet.

0 şahıs gencim güzelim diyor:

 
;